6 Şubat 2008 Çarşamba

Milli Savunma Siyaseti - Alparslan Türkeş

Bir milletin bağımsız, hür, güçlü ve müreffeh bir devlet halinde yaşaması en mutlu bir ülküdür. Yeryüzünde bugün medeniyetin en çok ileri gittiği ve Bileşmiş Milleter teşkilatının bulunduğu bir gerçek olmakla beraber her milletin hayatı kendisinin alacağı savunma ve güvenlik tedbirlerine bağlıdır. Dostumuz ve kardeş bir memleket olan Pakistan’ın, yakın yıllarda uğradığı saldırılar ve başına gelenler göstermiştir ki her millet milli haklarını ve menfaatlerini koruyabilmek için kuvvetli olmaya ve kendi güveliliğini teminat altında bulundurmaya mecburdur. Böyle olmadığı takdirde ne Birleşmiş Miletler teşkilatı, ne İnsan Hakları beyannamesi bir devletin bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü korumaya yeterli olamaz. Türkiye cumhuriyeti olarak bizde kendi güvenliğimizi ve milli savunmamızı güçlü bulundurmaya mecburuz. Bugün modern silahlar, araç ve gereçler çok ilerlemiştir. Sanayi gücüne yüksek ilim ve teknik güce ihtiyaç göstermektedir. Milletimiz henüz ilimde, teknikte ve sanayide ileri gidemediği için milli savunmamızla ilgili silahları, araç ve gereçleri kendimiz yapamıyoruz. Bunları ya müttefiklerimizin yardımında elde etmek veya para karşılığı satın almak zorundayız. Bugünkü ileri modern silahlar ve araçlar ise çok pahalıdır. Fakat bir milletin bağımsızlığı ve hürriyeti her şeyden üstündür. Devletimiz korunması, vatanımızın bütünlüğünün güvenlik altında bulundurulması her fedakârlığa değecek husustur. Bunu için Türkiye kendi bulunduğu bölgede Sovyetler birliği dışında bütün komşularından tek tek, milli savunma gücü bakımından üstün olmalı ve bu üstünlüğü devam ettirmelidir. Bunu yaparken iktisadi ve içtimai kalkınmasını baltalamamanın yolunu da bulmak yöneticilerden beklenen bir görevdir.

Başkalarına iyi niyetle inanarak güven içinde yaşamak mümkün değildir. Türkiye’yi yönetenler geçmiş yıllarda ağır hatalar işlemişler ve Türkiye’nin milli güvenliğini ihlal etmişlerdir. Her şeyden evvel kendi silahlı kuvvetlerimize dayanmak mecburiyetindeyiz. Sovyet birliği dışında kalan komşularımızın silahlı kuvvetlerinden daha üstün kuvvetlere sahip olmak, Türkiye için değişmez bir milli siyaset olmalıdır. Türk milletinin vasıfları ve cumhuriyetin kuruluşundan beri izlenen barışçı tutum, Türkiye’ye kendisini diğer milletlere anlatmak hususunda yaralı bir faktördür.

Ortadoğu ve Uzakdoğu şaşırtıcı ve büyük olaylara gebe bulunmaktadır. Milli birlik ve beraberliği her şeyin üstünde tutarak iç siyaset kaygılarının üstüne çıkmak ve milli varlığımızın, bütünlüğümüzün korunması için feragatli, sabırlı, vefakar, olayların önünde giderek, büyük hamlelere girişmek zorundayız.

Başbuğ Alparslan Türkeş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder